Sındırgılı saraç Nurettin mahir, ata yadigarı mesleğini 51 yıldır sürdürüyor

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde hareketli 76 yaşındaki Nurettin Yılmazer, dedesinden kalma dükkanında saraçlık mesleğini sürdürmeye çalışıyor.

Bulgaristan’ın Kırcaali kentinde 1946 yılında dünyaya mevrut Yılmazer, ailesinin yıllar geçmiş yerleştiği Sındırgı’de dedesinden ve babasından kendisine miras küsurat saraçlık mesleğini 51 senedir yapıyor.

Motorlu taşıtların bir iki olduğu dönemde makine koşumları, binek veya üzüntü at takımlarını dükkanında özne Yılmazer, bugünlerde ise çıktı traktör ve kamyon brandası ile kamp çadırları dikip güdücü torbası ve köpek tasması üretiyor.

Nurettin Yılmazer, AA muhabirine, eskiden at ve karakaçan arabalarının çok olması zımnında işlerinin haddinden fazla bunaltıcı olduğunu söyledi.

Şu anda mesleğin yumruk durumda olduğunu tamlayan Yılmazer, “Bizim bu işimiz o ant haddinden fazla eke ve haddinden fazla hızlıydı. Haddinden Fazla çalışıyorduk, şükürler olsun o sayede de 3 çocuğumuza üniversite okuttuk. Zaman olsa onu başaramazdım.” diye niteleyerek konuştu.

“Şu anda elimizde 1 çıngı hamut var, 2 senedir satılmıyor”

Yılmazer, 1951 yılından bu yana zahir olan dede mirası iş yerinin depo ile birlikte 52 metrekare olduğunu ve eskiden burada 5 kişinin çalıştığını dile getirdi.

Diyarbakır, Adana, Kırklareli, Balıkesir kabilinden kentlere haftada 50-100 yapıt gönderdiklerini anlatan Yılmazer, “O ant hayvancılık de boldu amma demincek o büyüklüğünde yok daha çok. Şu anda elimizde 1 çıngı hamut (araba koşumunda atların boynuna geçirilen çember) var, 2 senedir satılmıyor.” dedi.

Yılmazer, artık mesleğini hobi olarak yaptığını anlatım ederek, şöyle konuştu:

“Çokça şükür emekliyiz, çocuklarımızı yetiştirdik. Benden sonraları bu mesleği yapacak olan kimesne bulunmayan. Dükkanı kapatacağız, benim dahi yaşım 76’ya geldi. Şakirt yetişmiyor. Yanımıza şakirt olarak mevrut bala de aylığım kaç servet olacak diyerek soruyor. Yani insanlar daha çok paraya doymazlık etmiş durumdalar, görüşme tek akıllarında da yok yani. Unutulmaya beniz tutmuş mesleklerin ölmemesi, yaşatılması gerekir. Bizim isteğimiz buralarda yetişecek elemanların sunu azından sigortasını veya maaşını azamet karşılasın. Bu meslekler ölmesin, yeni elemanlar yetişsin. Bizim mesleklerimiz gitgide geçişsiz tür.”



Share: