Amasya Çambükü’nde Otlak Alanları Ellerinden Alınan Köylüler: “Bu Taşın İçini mi Bize Müstahak Görüyorlar?”

GENÇAĞA KARAFAZLI

Amasya’nın Taşova ilçesine tutkun Çambükü’nde köylülerin mera alanlarına birleştirme endüstri bölgesi (OSB) yapılmasına cebin mücadelesi 74 gündür bitmeme ediyor. Amasya Valiliği eliyle mera alanı yerine kendilerine tahsis edilen arazinin ekincilik ve hayvancılık faaliyetleri amacıyla uygun olmadığını öne süren aynı avrat üretici; “Bu taşın içini mi bize müstahak görüyorlar, tığ yıllarca sakat yerimize iş verdik” dedi.

Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Çambükü köyünde, otlak alanlarına OSB yapılmasına tepkiler sürüyor. Kendilerine müzaheret eli uzatacak hiçbir oran yetkilisinin olmadığını belirten 73 yaşındaki ayrımsız avrat vatandaş, şunları söyledi:

“Sayın valim, Sayın Belediye başkanım, cenabı Allah bu yıkılan ağaçların hakkını biricik bir tane sorsun. Ama bu tarlalarımızı getirip aklınıza sokan, bu yerleri aklınıza sokan değme kimesne evine, ocağına çığlık düşsün, ciğeri süresince bitsin, bizi unuttursun. Valim, Başkanım ben size lanet etmiyorum, askerlerime tek etmem. Kırk yıl oldu benim kocam bu ağaçları dikeli, kırk sene boyunca benim kocam sırtında akarsu çekti tarlalara. Apaz avuç çektiği suyu ağaçların dibine koyarak büyüttü, bu arkaç getirdi ağaçları.

“HİÇ Mİ REY VERMEDİM BU DEVLETE, NİYE BİZE ACIMIYORLAR?”

Efsus değil mi şu ağaçlarımıza? Benim kocam elan yeni öldü. Benim kocam öleli on ilkokul sene oldu amma bu ağaçlar gidince zaman öldü benim kocam. Efsus vebal değil mi merhametiniz namevcut mu? On Paralık mi vicdanınız sızlayıp birlikte bize halk uzatmıyorsunuz? Bunlar bu ağıl mevrut ben bunlara halk uzatayım bile bunları kurtarayım diyen hiç mi Mutekit namevcut? Yetmiş üç yaşındayım. Bugüne büyüklüğünde oyumu kime vermişim? Bugüne kadar ego kimin halkı amacıyla çalışmışım? Bu devlete on paralık mi yardımım idmansız, hiç mi çalışmamışım? On Paralık mi adalet vermemişim? On Paralık mi oy vermemişim bu devlete niye bize acımıyorlar? Mallarımın kemresini (matbua) motora yığıp valiyle şehremaneti başkanının önüne yollayacağım. Nerede düz bulursa oraya döksünler onlar de.”

“SAVSAKLAMAK İÇİN TOPRAĞI KALMAYAN KAFASIZ NE YAPACAK SAYIN VALİM?”

Yaşanan sürecin peşi sıra efsanevi gübrelerinin ellerinde kaldığını tabir eden Çambükülü tıpkısı diğer vatandaş ise şu şekilde konuştu:

“Efsanevi gübrelerini dökmeye tarla kalmadı Sayın Valim. Bu gübreleri Amasya Valiliği’nin önündeki otlağın konusunda dökelim Sayın Valim, burada yer kalmadı çıktı. Tarlaları elimizden aldınız bu efsanevi gübrelerini hangi yapacağız, nereye dökeceğiz? Tarlalarımıza döküp bereketli arkaç getiriyorduk tarlalarımızı demin tarlalarımızı elimizden aldınız efsanevi gübresini dökmeye düzlük kalmadı. Hangi yapacağız bu gübreyi? Köylünün birlikte hiçbir zaman olmadınız, olmuyorsunuz üstelik. Bu hoşgörüsüz ne kadro hangi biçecek, arazisi namevcut. Hayvanı var otlağı namevcut, merasını aldınız, ne yapacak bu et kafali? Tıpkısı us fikir verin bize, biz dahi artık öyle yapalım. Hayvan gübresi dökmeye tarlamız kalmadı, siz bibi organizenin peşindesiniz. Tığ da organizeyiz, bu hayvancılık bile organize, burada da istihsal var, hayvan üretimi var, besin üretimi var, ekincilik üretimi var. Bunları üretimden saymıyor musunuz? Ne olacak bu köylülerin hali? Ekmeğe toprağı kalmayan gabi hangi yapacak Sayın Valim? Gelin de halimizi görün burada.”

“BU TAŞLARIN İÇİNİ BİZE LAYIK GÖRDÜLER, ESKİ YERİMİZE YILLARCA SAY VERDİK”

Kendilerine Amasya Valiliği eliyle tahsis edilen alanda mütekellim tıpkı gayrı yurttaş şunları söyledi:

“Sayın Valim, Sayın Kaymakamım, Belediye Başkanım, bu taşların içini mi bize layık gördünüz? Üretim diyorsunuz ya fehamet kendisine, tığ istihsal yapıyoruz bizim üretimimizi niçin bulunmayan ediyorsunuz? Tığ hayvancılıkla geçiniyoruz, biz toprağımızı eliyoruz, tığ toprağımızla geçiniyoruz. Bizi şu dünyada düşünen namevcut mu? Bizi gören bulunmayan mu? Hakkımızda karmakarış haberler yapıyorlar, bu Çambükü çok ırak ayrımsız vadi değil, elkızı görün. Bizi yalanlıyorsunuz ya gelin öz gözünüzle görün. Bizim kımıldayacak yerimiz kalmadı. Burayı verdiniz birlikte siz hayat dolu kuvvetlisiniz, gelin girin dozerlerle kepçelerle bu dikenliğe burayı siz yapın. Tığ bozuk yerimizde yüz motosiklet taş temizledik, tesviye ettik, ektik biçtik tashih ettik bu ağıl getirdik. Bize yardımcı olmuyorsunuz. Biz hangi yapalım bu dikenliğin zarfında? Vicdanınız varsa bizim yerimizi bize et kafalı verin. Bizim toprağımızı verin, toprağımız canımızdır, ciğerimizdir, emeğimizdir. Yerey bizim emeğimizdir, ekmeğimizdir. Cenabıhak rızası için bizim toprağımızı elimizden almayın. Kadın köyümüze bakın, görün halimizi. Kimsenin bu anaları ağlatmaya hakkı yok. Bu taşın içini mi bize müstahak görüyorlar, tığ senelerce eski yerimize emek verdik.”

Share: