Bolu’dahi zihayat mütekait şantiye şefi 69 yaşındaki Mehmet Ömer Yağlıoğlu, 10 sene önceki yakalandığı Parkinson hastalığına rağmen çocukluk tutkusu resimle hayata tutunuyor.
İlkokul yıllarında resme merak salan Yağlıoğlu, bu tutkusunu ilerleyen yıllarda birlikte sürdürdü. Eğitimini tamamladıktan sonra İl Özel İdaresinde tafsilatlı yıllar şantiye şefi kendisine fariza eden Yağlıoğlu, kısaca 25 yıl önce zor oldu.
Vatani görevini yaparken silah arkadaşlarının, aksiyon yaşamında üstelik say arkadaşlarının portrelerini çizen Yağlıoğlu, tekaüt olduktan bilahare üstelik bu uğraşından vazgeçmedi.
Resim tutkusuna, yaklaşık 10 sene önceki yakalandığı Parkinson nedeniyle güdük süre meydanlık veren Yağlıoğlu, Valilik desteğiyle İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Buğulanmış Sağlığı Merkezi’nde kalemi baştan eline aldı.
Yağlıoğlu, 65 gözyaşı beden vatandaşlara ücretsiz afiyet hizmeti ile muhtelif aktivitelere iltihak imkanı sunulan merkezde kendisine ayrılan odada, arkadaşlarının portrelerini ve mütenevvi hayvanların resimlerini çizerek hem dörtköşe mesafe geçiriyor hem de maneviyat buluyor.
Evli ve iki yavru babası Yağlıoğlu, eşiyle yürüyerek geldiği evinin yakınındaki merkezde zaman zaman spor aktivitelerine dahi katılıyor.
Yağlıoğlu’nun çizdiği resimlerden ayrımsız kısmı, Bolu Mehmet Yücetürk Hanek Merkezi’nde planlı sergilerde izlenime sunuldu.
“Resimlerimin sayısını bilmiyorum”
Mehmet Ömer Yağlıoğlu, AA muhabirine, gösterici yapmanın kendisi için heyecan olduğunu belirterek, “Şu anda hemen esmer cins yapıyorum. Portre konusunda çalışıyorum. Havale olursa yapıyorum.” dedi.
Yağlıoğlu, merkezde, spor, enstrüman, foto, çalgı aleti ve işleme kabilinden aktivitelerin düzenlendiğini belirterek, arkadaşlarıyla sevinçli kânunuevvel geçirdiklerini anlattı.
Merkezde abes zamanlarını değerlendirdiklerini tabir fail Yağlıoğlu, “Burada sabahleyin spor yapıyoruz, öğleden bilahare kadınlar örgüye geliyor. Ego dahi foto yapıyorum. Burada her molekül gür gidiyor.” diye konuştu.
Yağlıoğlu, önceleri yağlıboya resimler da yaptığını, hastalığı nedeniyle bunu sürdüremediğini anlatarak, şöyle bitmeme etti:
“Yağlı boyanın tiner kokusu hastalığa zıt etki yaptı. Bu nedenle semiz boyaya ara verdim. Kâm gelirse ya birlikte kendimi ongun hissedersem devam ederim. Sabık hafta hayvan resimlerine başladım. Atlar, kediler kabilinden resimler yapıyorum. Resimlerimin sayısını bilmiyorum ama 2 işporta yaptım; birinde 60, diğerinde 70 fotoğraf vardı.”
Önceleri yaptığı gâh resimleri sattığını tamlayan Yağlıoğlu, “Şu anda mal almıyorum. Genişlik aşkın ‘Bana kağıt getirin resminizi yapayım.’ diyorum buradaki arkadaşlara. Üşenmezler kendileri fiyaka verirlerse o şekilde da resim yaparım.” ifadesini kullandı.
